Barrack, Arab News gazetesine verdiği röportajda, “bir müzakere ekibi kurarak arabulucu olarak çalışmaya başladıklarını ve işlerin hızlı ilerlediğini” ifade ederek, anlaşmanın özünün, “Lübnan’da yaygın olan bireysel silahlar değil, İsrail’i tehdit edebilecek ağır silahlar meselesi olacağını” vurguladı. ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Barrack, “Lübnan ile İsrail arasında doğrudan teması yasaklayan yasal engellere rağmen, Amerika Birleşik Devletleri’nin iki ülke arasında gizli görüşmeleri kolaylaştırdığını” açıkladı. Silahsızlanma sürecinin Lübnan ordusunun müdahalesini gerektireceğine ve Lübnan ordusunun güçlendirilmesi gerektiğine işaret eden ABD’li temsilci Barrack, “Ordu, Hizbullah ile yumuşak bir şekilde konuşup, ‘İşte silah teslim etme mekanizması’ diyebilir. Biz bir iç savaş istemiyoruz.” diye konuştu. Barrack, Hizbullah’ın iki bölümden oluştuğunu, İran tarafından desteklenen bir askeri kanadı ve Lübnan parlamento sistemi içinde faaliyet gösteren bir siyasi kanadı bulunduğunu belirterek, “Hizbullah’ın silahsızlandırılmasına yönelik her türlü sürecin Lübnan hükümetinden başlaması ve Hizbullah’ın tam onayıyla gerçekleşmesi gerekiyor.” dedi. Sözlerine açıklık getiren Barrack, bu sürecin Bakanlar Kurulu’ndan başlaması gerektiğini vurgulayarak, görevin oradan yetkilendirilmesi ve Hizbullah’ın bir siyasi parti olarak buna onay vermesi gerektiğini belirtti. Barrack ayrıca, “Washington’ın Hizbullah’ı açıkça terör örgütü olarak sınıflandırmasına rağmen, örgütün siyasi kanadının parlamentoda sandalye kazandığına, Lübnan’daki Şii toplumunun önemli bir kesiminin, Emel Hareketi ile birlikte temsil ettiğine” dikkati çekti. ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi ve Ankara Büyükelçisi Tom Barrack, 19 Haziran’da Beyrut yönetimine “ülkedeki tüm silahların yalnızca devletin denetiminde toplanmasını öncelikli hedef olarak belirleyen” ABD önerisini sunmuştu. Barrack, 27 Haziran’da konuk olduğu Al Arabiya televizyonunda, bölgesel gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulunmuş ve “Hizbullah’ın askeri kanadı tamamen ortadan kalkmalı. Siyasi kısmı değil ama askeri yapısı kabul edilemez. Silahsızlanma için takvim belirlenmeli, mesela Litani Nehri’nin kuzeyine çekilmeli.” ifadelerini kullanmıştı. Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım da 6 Temmuz’da Aşura töreninde yaptığı konuşmada Hizbullah’ın silahları teslim etme çağrılarına, İsrail’in Lübnan’daki saldırıları son bulmadan yanıt vermeyeceğini söylemişti. İsrail ordusu, Lübnan’ın güneyinden kısmi çekilme gerçekleştirse de son çatışmalarda ele geçirdiği 5 stratejik tepeyi işgal etmeyi sürdürüyor.
News
